Gazi Üniversitesi tarafından geliştirilen proje ile 3 milyon ev tipi soğutucunun kullanıldığı Türkiye'de yeni teknolojinin yüksek oranda enerji tasarrufu sağlayacağını belirtiliyor.
Gazi Üniversitesi araştırmacıları, güneş enerjisi ile çalışan buzdolabı geliştiriyor.
Doktora tezi olarak başlatılan ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Sanayi Tezleri (San-Tez) kapsamına da alınan projede, buzdolabının çalışması için gerekli enerji, elektrik yerine, güneş panelleri ve jeotermal ısıkaynaklarından elde ediliyor.
Uzmanlar, 3 milyon ev tipi soğutucunun kullanıldığı Türkiye'de yeni teknolojinin yüksek oranda enerji tasarrufu sağlayacağını belirtiyor.
Projenin yürütücüsü Gazi Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Makine Bölümü Öğretim Üyesi Doç.Dr. Adnan Sözen, projede görev alan Yrd.Doç. Dr. Tayfun Menlik, Yrd.Doç. Dr. Veysel Özdemir ve doktora öğrencisi Engin Özbaş ile ortaklaşa yürüttükleri projenin geçen yıl, doktora tez konusu olarak başlatıldığını ve geçen sürede mini bar üzerindeki deneysel çalışmaları tamamladıklarını bildirdi.
Projede, elektrik enerjisi kullanan buzdolapları yerine, Türkiye'de bol miktarda bulunan güneş ve jeotermal gibi ısı kaynağı ile çalışan buzdolabı üretmeyi amaçladıklarını anlatan Sözen, dünyada bu tür teknolojilerin mini bar üzerindeki örneklerinin bulunduğunu, ancak bunların verimlerinin düşük olduğunu kaydetti.
Literatürde teorik çalışma altyapısı bulunan difüzyonlu soğutma sistemlerinin düşük performansları nedeniyle deneysel amaçlı olarak rağbet görmediğini anlatan Sözen, "Çalışmada önerilen ev tipi ejektörlü difüzyonlu sistemin performansı oldukça yüksek olacaktır. Yaptığımız teorik çalışmalar gösteriyor ki ejektörün bu tip sistemlerde kullanılması performansı oldukça arttırmaktadır" dedi.
Yüzde 35 verim artışı sağlandı
Projedeki araştırmacıların uluslararası hakemli dergilerde konuyla ilgili pek çok yayınının bulunduğunu ve şimdiye kadar yaptıkları çalışmada teorik olarak yüzde 35'e varan verim artışı sağladıklarını anlatan Sözen, yaz aylarında buzdolaplarının alt bölümünden 5 derece istendiğini, mini bar üzerinde yaptıkları deneylerde ise eksi 15 dereceye kadar sıcaklık düşüşünü sağladıklarını ifade etti.
Sistemde sıcak su üretimi için güneş panelleri kullanıldığını, bu panellerle buzdolabına enerji sağlayacak 90 derecelik sıcak suyu elde edebildiklerini söyleyen Sözen, sistemin geliştirilmesi ile büyük kapasiteli soğutucular için gereken daha düşük sıcaklıkların da sağlanabileceğini kaydetti.
"Enerji tasarrufu sağlayacak"
Enerji ithal eden Türkiye'nin, bol miktarda alternatif enerji kaynağı bulundurduğunu ve bu nedenle bu tip soğutuculara ilginin yüksek olacağını belirten Sözen, şöyle devam etti:
"Halen ülkemizde kullanılan yaklaşık 3 milyon ev tipi soğutucu göz önünde bulundurulursa, soğutucu teknolojisinde güneş enerjisinin ve ejektörün kullanımı enerji tasarrufu sağlamasının yanı sıra ülke ekonomisine de katkı sağlayacaktır.
Dünyada halen alternatifsiz olarak kullanılan mevcut absorbsiyonlu soğutucular üzerinde iyileştirmeler yapılarak performanslarının arttırılması hedeflenmektedir.
Ülkemizde mevcut olan bol miktardaki güneş enerjisi ile jeotermal enerji potansiyelinin özellikle Akdeniz, Güneydoğu Anadolu ve Ege bölgesi için yaz aylarında pik yapan elektrik kullanımının azaltılması amacıyla önerilen sistemin klima teknolojisinde de kullanılabilmesine bu çalışma öncülük edecektir."
Sessiz çalışacak, çevreyle dost olacak
Sözen, çevre ile dost, ozon tabakasına zarar vermeyen ve Türkiye'nin doğal kaynaklarından yararlanan proje ile Türkiye ekonomisine önemli bir katkının da sağlanabileceğini dile getirdi.
Çalışmada halen elektrik enerjisi kullanan soğutuculara alternatif teşkil edecek farklı enerji kaynakları kullanabilen yüksek performanslı ürünlerin ortaya çıkarılacağını kaydeden Sözen, proje ile sistemin boyutlarının da küçültüleceğini ve maliyetlerin de azaltılacağını söyledi.
Projede şimdiye kadar üretilen deneysel amaçlı prototip üzerinde kompresör yerine termal kompresör kullanılmasından dolayı sistemin tamamen sessiz çalıştığını aktaran Sözen, ürünlerin bakım gerektirmeyeceğini ve arızalanmanın da çok nadir olacağını söyledi.
Sözen, projenin 1 Aralık'tan itibaren Sanayi Bakanlığı'nın üniversite sanayi işbirliği çerçevesinde yürüttüğü San-Tez projeleri kapsamına alındığını ve sanayi ortağının da Menteşeoğlu Soğutma A.Ş olduğunu belirtti.
Bu proje ile firmanın da prototip bir ürün ortaya çıkarmak için bilimsel alt yapısını güçlendireceğini anlatan Sözen, "Ürüne özellikle Akdeniz ve Ege bölgelerinde yüksek miktarda talep gelmesi öngörülüyor. Bu projenin devamında klima cihazlarının da elektrik enerjisi yerine ısı kaynağı ile çalışmasını sağlayacak alt yapıya ulaşacağız" diye konuştu.
14 Ocak 2008 Pazartesi
Güneş enerjisiyle çalışan buzdolabı
TSK'ya teknoloji harikası araç
Uluslararası Tasarım Ödülü alan Dr. Hakan Gürsu’nun Türk Silahlı Kuvvetleri için yapacağı araç havada, karada ve suda gidecek. Dünya Türk tasarımcının peşinde.
Uluslararası şirketler ve saygın üniversiteler, Türkiye’nin tasarım dahisi ODTÜ öğretim üyesi ve Endüstri Ürünleri Tasarımcısı Dr. Hakan Gürsu’nun (49) peşine düştü. “Volitan” adlı tekne tasarımıyla dünyanın en prestijli yarışmalarından bir kabul edilen ve “tasarımın nobeli” olarak gösterilen Uluslararası Tasarım Ödülleri (IDA 2007) yarışmasında “Geleceğin en yenilikçi ve çevreci deniz aracı” nitelendirmesiyle ödüle layık görülen Gürsu, üniversitelerin teklifini, “ülkemi terk etmiyorum” diye geri çevirdi. Volitan teknesinin üretimi için, büyük bir Fransız şirketiyle ön anlaşma yapıldı.
Göz yaşartacak proje
Gürsu’nun TSK için yürüttüğü çok önemli bir proje var. Bu projenin çok yakında herkesin gözlerini yaşartacağını söyleyen Gürsu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“4 ay sonra daha büyük bir şeye imza atacağız. Savunma sanayiine yönelik çok ciddi çalışmalarımız var. İşler bitti ama şu anda duyurulmuyor. Üç dört aya kadar açıklanacak. Detay veremem ama orduya yönelik çok ihtiyaç duyulan birşeyleri realize ettik. Prototipi yapıldı ve şu anda çalışıyor. İnsanların gözlerinin dolacağı bir proje. Bir araç geliştirdik. Havada taşınıyor, suda da gidiyor, karada da.”
Yangın susuz sönecek
Gürsu, bunların dışında bir başka proje üzerinde de çalıştıklarını belirtirken, “Şu an çalıştığım projenin yanında Volitan çay kaşığı kalır” dedi. Bu projenin, “uyduruktan bir tekneyle Türkler meşhur oldu” laflarını gölgede bırakacağını savunan Gürsu, “Bununla Türklerin de yapabileceğini, beyin gücüne sahip olduğumuzu göstereceğiz. Bu, orman yangınlarına yönelik bir proje. Cayır cayır ormanlarımız yanıyor. Su sıkıntısı çekiyoruz. Susuz orman yangını söndürülebilir. Bunun üzerine çalışıyorum, bu da yakında ortaya çıkacak” diye konuştu.
Kopyacı Türk imajı
Volitan’la gelen ödülün kendisinin 21. ödülü olduğunu anlatan Gürsu, “17 ayda 3’ü uluslararası, 6’sı ulusal 9 ödül aldık. Türklere ve Müslümanlara karşı uluslararası arenada bir önyargı var. Uluslararası fuarlarda Türk standlarının kopya ürün nedeniyle kapatılıp, mühürlendiğini biliyorum. Çinliler, Japonlardan sonra Türklerin hazır ürünleri alıp, kopyalamak eğilimi var. Biz özgür, yaratıcı ürünler yapabileceğimize olan inançla yola çıktık. Farklı bir Türk imajı yaratabilir miyiz düşüncesindeyiz” dedi.
VOLİTAN NEDİR?
Volitan, güneş ve rüzgar enerjisi kullanarak hareket eden, deniz suyunu tatlı suya çeviren, karbondioksit atık üretmeyen, geleceğin alternatif teknelerinden biri olarak tasarlandı. Kendi etrafında 360 derece dönebiliyor.